Bu bölümde inceleyerek fikir edineceğiniz metnin sorusu: Aşağıdaki metnin devamını "benzetme, kişileştirme, konuşturma ve abartma" sanatlarını kullanarak yazınız.
Mevsimlerden yaz, aylardan temmuzdu. Ormanda yaşayan hayvanlar için zor günler başlamıştı. Yaz mevsimiyle başlayan kuraklık, ormanda su bulmayı zorlaştırmıştı. Altın renkli yeleleri ve böbürlenmesiyle nam salan anne aslan ve yavruları, ormanın kuytu köşelerinde su arıyordu. Bir zaman sonra şırıl şırıl akan nehrin sesini duydular. Nehre ulaştıklarında anne ördek ve yavruları da oradaydı. Aslanlar gelince anne ördek yavrularını alıp yuvasına dönmenin doğru olduğunu düşündü. Hemen sudan çıkıp orayı terk ettiler.
Susuzluktan o kadar çok kurumuş kalmışlardı ki onlara zarar vermek akıllarına bile gelmiyordu. Normalde aslanlar yiyecek bulduğunda hemen onları avlardı ama şimdi susuzluk her şeyden önce geliyordu. Susuzluktan anne aslanın ve yavruların dudağı sararmış bir yaprak gibi kupkuru kalmıştı. (benzetme) Nehir onlara adeta hayat verecek gibi görünüyordu. Hatta yavrular büyük bir heyecanla (kişileştirme) nehre doğru koşturdu. Anneleri de arkalarından hızla gitti. Suyun içine öyle bir girdiler ki sanki bin yıldır susuz kalmış gibi (abartma) davranıyorlardı. Hepsi de kana kana nehrin soğuk sularını içti. Suyu içince kendilerine gelen aslanlar kıyıya çıkıp bir ağacın altına dinlenmeye geçti. Bu sırada uykuya daldılar.
Onlar uyurken ormandaki diğer hayvanlar da nehre akın akın geliyordu. Sanki bütün hayvanlar burada toplanma kararı almış gibi harekete diyordu. Aslanlar bu seslere uyandı. Filler, sırtlanlar, antiloplar, domuzların hepsi buraya doluşmuştu. Aslında bazıları onların avı, bazıları da düşmanıydı ama kimse şu anda düşmanlık ve avlanmayı düşünmüyordu. Artık hepsi bundan sonraki günlerini nehrin çevresinde geçirecekti. İlerleyen günlerde otla beslenen antiloplar, ceylanlar yine su ihtiyacı için burayı kendilerine uğrak yeri etti. Aslanlar artık suya kavuşma imkanı bulduğu için açlık dürtüsünün etkisiyle burayı kendileri için bir yaşam alanı seçtiler. Akşamları da buradan ayrılmıyorlardı. anne aslan yavrularına kimse yokken siz ben avlanırken saklanın, ses çıkarmayın, burası bizim için büyük bir nimet, dedi. (konuşturma) Karnı acıktığı zamanlarda topallayan, yaşlı olduğundan sürüye yetişmeyen antilopları avlamaya başladı. Böylece ailesinin yiyecek ihtiyacını fazla zorlanmadan karşılıyordu.
Antiloplar buradaki tehlikenin farkındaydı ama aylardır süren kuraklık onları su içmek için bu nehir kenarına mahkum etmişti. Artık canını kurtaran kurtarıyor, kaçamayanlar ise aslanlara yemek oluyordu. Birkaç ay böyle devam etti ve güz gelince yağışlar kendini gösterdi. Hayvanlar da atık kuraklığın verdiği bu zor durumdan kurtulup daha rahat bir yaşama kavuştu.
Etiketler:
Fabl