Bu bölümü tamamladığınızda okumanın zamanı yoktur ile ilgili kompozisyon yazacak kadar fikir edineceksiniz.
Okumayı sadece okul çağında yapılan bir iş olarak görmemeliyiz. Okumak bir ek örgün eğitimle olan bir şey değildir. İnsanlar yaşı kaç olursa olsun okumak isterse azmederek bunu başarır. Haberlerde bazen bilmem kaç yaşında olmasına rağmen üniversiteden mezun oldu, kendi çocuğuyla aynı bölümde okuyor gibi başlıklara rastlıyoruz. Demek ki insan okumak istedikten sonra yaşın, zamanın pek bir önemi yoktur.
Okuyan kişi adam olurmuş. Kendini daha iyi bilir, toplumda belli bir yere gelirmiş. Bir meslek dalında uzmanlaşır ve koluna altın bileziği takarmış. Bizler kaç yaşında olursak olalım, okuduğumuz okulları bitirmiş olsak da okuma konusunda artık bizden geçti dememeliyiz. İçimizde hala okuma aşkı varsa bunu gerçekleştirmeliyiz. Yaşımız ilerleyebilir, ya bunlar benim için eskide kaldı gibi düşünmemeliyiz. Gerçekten okumaya, hala öğrenim göremeye hevesimiz varsa bu fırsatı değerlendirmeliyiz. Zaman saçlarımıza aklar düşürse de okumanın zamanı yoktur anlayışıyla hareket etmeliyiz.
Sonuç olarak hepimiz küçük yaşta okula başlıyoruz. Ana sınıfı, ilkokul, ortaokul, lise, üniversite derken uzun bir süreçte eğitim görüyoruz. Buna okumak diyoruz. Ancak üniversiteyi bitirdikten sonra da hala okuma şansımız devam ediyor. Bu bizim isteğimiz bağlı bir durumdur. Biz okumak istiyorsak yolumuz hala açık demektir. Yaşımız okumaya engel değildir. Dolayısıyla okumak bir tutkudur,. Bu tutkuyu içinde yaşayanlar orta yaşlara gelse, de, yaşlansa da bu isteğinin peşinden gitmelidir. Ben yaşlandım, okumak artık benden geçti dersek o zaman uygun olmaz. Anlayacağınız okuma işi bir ilgi meselesidir. Büyüyüp artık yetişkin bir birey olmak okumanın önünde bir engel olarak görülmemelidir. Yaşı büyük olup da isteyen, azmeden, kafasına koyan her insan ilgi duyduğu bölümlerde okuyup mezun olabilir.
Etiketler
Kompozisyonlar