Bu yazımızda 4. Sınıf Türkçe ile ilgili “Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak” deyiminin anlamını sözlükten bulup aşağıya yazınız. Başınıza böyle bir durum geldi mi? Anlatınız. Sorusundan kısaca söz edeceğiz.
Biz insanlar hep elde ettiklerimizle yetinmeyiz. Daha fazlasını isteriz. Fakat elindekiyle yetinmeyen daha çoğunu isteyen eldekini de kaybeder. Buradaki aç gözlülük aslında insana zarar verir. Öncelikle sahip olduğumuz şeyler için halimize şükretmek lazımdır. Elimizdekiler bize yetiyorsa bundan daha güzel ne olabilir ki? Buna rağmen yine de gözümüz doymuyor, daha çok şey istiyoruz.
İnsanın gözü gönlü tok olursa sonunda üzüleceği şeyler ortaya çıkmaz. Öz eleştiri yapmak gerekirse hepimiz insanı olarak sahip olduğumuz şeyleri göz önünde bulundurmuyoruz. Başkalarının varlığına göz dikip halimiz vaktimiz yerinde olmasına karşın her şeyin daha iyisine ulaşmak istiyoruz. Burada gözden kaçırdığımız bir nokta vardır. O da aç gözlü olan elindeki şeyleri de yitirmeye mahkumdur. Mesela evde bulgur var diyelim. Bulgur neyimize yetmiyor. Ondan lezzetli yemekler yapılabiliyor. Ama biz ona kıymet vermeyip illa pirinç alacağım diye Dimyat'a gitmeye kalkarsak o zaman evdeki bulgur da heba olur.
Sonuç olarak daha iyisini elde edeyim, daha fazla şeye sahip olayım derken eldekinden oluyoruz. Bundan sonra ise ah vah ediyoruz ama yapılacak bir şey kalmıyor. Benim başıma böyle bir şey gelmedi. Çünkü benim dünya malında pek gözüm yoktur açıkçası. Ben sağlıklı olmak, kendi kendime yetmek istiyorum. Huzurlu ve sağlıklı olursam bundan iyisi yoktur diyorum. O yüzden kendi hayatıma baktığımda öyle aç gözlülük ettiğimi söylenemez. Anlatacaklarım bu kadardı.