Bu başlık altında vefa konulu bir hikaye yazınız, etkinliğine uygun kısa bir hikaye örneğine yer vereceğiz.
Yıllar önce yaşanan bir sel felaketinde ailesini kaybeden yavru bir tilki vardı. Onun öksüz kaldığını gören dişi kurt hemen yanına gidip onu evine aldı. Kendi yavrularından ayırmadı. Ona da bir evladı gözüyle baktı. Her gün ava çıkıyor, karnını doyuruyor, yavrularıyla birlikte ona da sürt veriyordu. Tilki yavrusu, yavru kurtlarla arkadaş oldu. Kardeş gibi onlarla oyun oynadı.
Ailesinin yokluğunu hiç hissetmedi. Daha sonra haftalar birbirini kovaladı. Yavru tilki artık büyümüştü. Gitmesi gerekiyordu. Bir gün kırda gezerken başka bir tilkiye rastladı. Onunla aynı cinsten olduğunu fark etti. Bir yuva kurmaya karar verdi. Kendisine bakan kurdun yanına gidip ondan izin istedi. O da bu kararı olumlu karşıladı. Diğer kurtlar tilkinin gidişine üzülse de onun da bir yuva kurmasının iyi olacağını düşünüyorlardı.
Tilki hepsiyle vedalaşıp kendi yoluna gitti. Aradan aylar geçti. Kurtlar kendi yuvalarında yaşamaya, avlanmaya devam ediyordu. Ancak tilkiyle bir daha hiç karşılaşmadılar. Hatta ona bir şey mi oldu diye düşünmeye başladılar. Bir akşam vakti, yuvalarının etrafında karanlığın için bir çıtırtı geldi. Bir de baktılar ki tilki iki küçük yavruyla onlara doğru yaklaşıyor. Anne kurt onun da yavruları olmasına çok sevindi. Bu ziyaretinden ötürü mesut olduğunu anlattı. Senin aradan geçen zaman rağmen bizi unutmaman çok önemli bir şey dedi. İşte buna vefa diyoruz. Bir şeye ihtiyacın olursa hiç çekinme bizi bul diye ekledi.
Oradan hoşnut bir halde ayrılan tilki tekrar yuvasına döndü. Ona göre vefa çok önemli bir konuydu. Kendine yapılan bu iyiliği bir daha hiç unutmadı. Hem yavrularını büyüttü hem de kurtları ara sıra ziyaret etti.