Bu yazımızda son ırmak kuruduğunda son ağaç yok olduğunda son balık öldüğünde beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak sözü ile ilgili kompozisyon hakkında söz edeceğiz.
İnsanoğlu paraya çok meyilli davranmaktadır. Yani para ile ilgili hepimizde bir aç gözlülük söz konusudur. Elimize ne kadar para geçerse geçsin, bununla yetinmeyip hep daha çoğunu isteriz. Oysa para yenmeyen bir şeydir. Gözünü toprak doyursun derler ya, o hesap para her şeye çare olmamaktadır.
Mesela kuraklık artıp da ırmaklar kurursa, balıklar susuzluktan ölürse, doğadaki bütün ağaçlar insan eliyle yok edilirse o zaman doğada yenecek bir şey bile kalmaz. Çünkü tabiatın kendisi zaten yok olur. B durumda para karnımızı doyurur mu, sorarım size. Dolayısıyla öncelikle dünyayı, kainatı yaşanabilir bir yer haline getirmeliyiz. Bunu yapmak da yine biz insanların elindedir. Acımasızca dünya yaşamını sağlayan kaynakları tükettiğimizde o zaman kendi hayatımız da çok büyük risk altına girmiş demektir. Öyle bir anda para olsa ne olur, olmasa ne olur? Yani doğanın kendi organik yapısına asla müdahale etmemeliyiz. Biz insanlar kendimizi çok güçlü görüp her şeye el atarız. Ancak aslında yaptığımız şeylerle evrendeki düzenin işleyişini bozmakta üstümüze yoktur.
Sonuç olarak para ile her şeyi satın alacağımızı söyleyemeyiz. Para doğal yaşamın biz canlılara sunduğu bütün imkanları karşılama gücüne sahip değildir. Bu nedenle her şeyden önce doğayı tüm canlılar adına yaşanması uygun yer etmeliyiz. Hiçbir ırmak kurumamalı, hiçbir ağaç yok olmamalı, balıklar ölmemeli kısacası her şey kendi akışında sürmeli ki yaşam da devam etsin. Her şey yok olup da para ile baş başa kalsak bunun bir anlamı kalmaz.
Etiketler
Kompozisyonlar