Bu bölümü bitirdiğinizde ne oldum dememeli, ne olacağım demeli atasözü ile ilgili kompozisyon yazacak kadar fikir edinmiş olacaksınız.
Biz insanlar şu an içinde bulunduğumuz rahat, sıkıntısız halimize bakara böbürlenmeyi severiz. Oysa hayat her zaman böyle güzel gitmez, bu devran böyle sürmez. Hayat iyi kötü sürprizlerle doludur. Bu yüzden büyüklük taslamanın anlamı yoktur. En yakınımızda bazı tanıdıklarımızın düştüğü kötü durumlar bu anlamda bize ders olur.
Örneğin çevremizde eskiden çok iyi durumda, hali vakti yerinde olan ancak şimdilerde birçok sıkıntı ile mücadele eden birçok insan var. Eskiden turp gibi sağlam adam şimdi yatağa mahkum hastalığın pençesinde kıvranıyor. Onların halini görünce kendime haddimi bilmek gerektiğini fısıldıyorum. Çünkü dünyada insanın başına türlü türlü işler gelmektedir. Yarın bize ne gösterecek sorusu daima aklımızın bir köşesinde bulunmalıdır. İçinde bulunduğumuz koşullarda belki çok iyi bir durumdayız. Bir elimiz yağda bir elimiz balda olabilir. Para içinde yaşıyor olabiliriz. Yediğimiz önümüzde, yemediğimiz arkamızdadır. Lakin bunlar bizi hiçbir şekilde yanıltmamalıdır. Feleğin bir yumruğu ile bir anda her şey yerle yeksan olabilir. O yüzden şu anki varlıklı, sağlıklı, rahat hayatımıza pek de güvenmemeliyiz.
Sonuç olarak davranışlarımız, bakış açımız biraz ölçülü olursa daha iyi olur. Bu konuda kendimizi kesinlikle üstün görmemeliyiz. Başka bir deyişle haddimizi bilerek halimize şükretmeliyiz. Varlıklı halimize bakıp da sonsuza kadar hayatı böyle olacak sanmamalıyız. Yarınlarımız için elimizden geldiğince çalışmalıyız. Elimizden gelmeyen şeyler için dua etmeliyiz. Fakat asla böbürlenmemeliyiz. Gün gelir devran döner bugünümü mumla arar hale gelebiliriz. O yüzden ne olduğumuzdan çok ne olacağımızı düşünmeliyiz.