Bu yazımızda 8. sınıf Türkçe etkinliği için “Kaşağı” metninin ana fikrinden yola çıkarak bir hikâye yazınız. Hikâyenize uygun bir başlık koyunuz konusuna kısaca değineceğiz.
Kaşağı metninin ana fikri: İftira atmak kötüdür ve bunu düzeltmek için de geç kalınabilir. (Yani yaptığımız bir hatadan dolayı kimseye iftira atmamalıyız, gün gelir doğruyu söylemeye vakit bulamayız, artık iş işten geçmiş olur. O anda da üzülmek hiçbir şey ifade etmez. Çünkü olan olmuştur bir kere. İftiranın sonu da vicdan azabıdır.)
Evin küçük oğlu Hasan, arabaya olan ilgisiyle tanınırdı. Babasının arabasını her gün alıp kullanmak isterdi. Evdekiler bu yaptığının yanlış olduğunu, onlardan habersiz araba kullanmasının doğru olmadığını tembihlerlerdi. Hasan ise bunlara aldırış etmiyordu. Babası yokluk görmüş bir adamdı. Yaşı ilerlemiş olmasına rağmen Hasan'la birlikte diğer üç çocuğunun okumasını istiyor ve bu yaşında hala zor koşullarda çalışıyordu.
Bir gün Hasan, ailesinden habersiz arabayı aldı, şehrin sokaklarında kullanmaya başladı. Yol yağan yağmurun etkisiyle ıslaktı. Hasan, arabayı çok hızlı kullanıyordu. Az ileride kavşaktan aşağıya doğru dönerken araba 100 km hızda olduğu için araba, Hasan'ı zorlamaya başladı. Hızını alamayan araba kaldırım taşlarının üzerine doğru gitmeye başladı. Hasan kontrolü kaybetmişti. Araba büyük bir gürültüyle kaldırım taşlarına çakıldı. Arabanın arka lastikleri yırtılmış ve büyük bir hasar oluşmuştu. Hasan, babasına haber vermedi, arkadaşlarını çağırarak arabayı çekiciyle sanayiye götürdü. Tamirci arabaya iki lastik taktı ve telefon numarası alarak babasını aradı. Tamirci parasını almak için evlerine geldi. Babası ne olup bittiğini anlamak isterken Hasan abisinin yaptığını ileri sürdü. Yani abisine iftira atmış oldu.
Babası tamirciye ödemeyi yaptıktan sonra abisine çok kızdı. Babası ise Hasan'ın yalanına inanıp bu iftiraya aldandı. Hasan içindeki vicdan azabına dayanamıyordu. Ertesi gün babası işten gelince her şeyi anlatacaktı. Sonraki gün beklerken telefon çaldı. Telefondaki ses babasının kalp krizi geçirdiğini söylüyordu. Hasan babasını kaybetmişti. Hıçkırıklara boğuldu ve attığı iftirayı düzeltmek için çok geç kaldığına yandı.